Sizleri aldatma heyecanıma ortak etmek istiyorumm…
Herkese selamm. Sizlere bana çok heyecan veren bir serüvenimi aktarmak istiyorum. Öncelikle kendimi tanıtayımmm ismim Sevde. 20 yaşındayım ve kumralım. 171 boyunda 58 kiloyum. Kıyafetlerin içinden dekolte vermeden dahi kıvrımları belli olan bir göğüslerim yumuşak da bir kalçam var. Kendime aynada bakmaya bayılan birisiyim. Canım kendimmm. Neyse.
Üniversite öğrencisiyim ve bir sevgilim var. Sevgilim farklı bir bölümden ismi de Fatih. Kendisi 181 boyunda 88 kilo fiziği yerinde birisi. Bu hikayem de uzun bir sürece dayanıyor. Biz sevgilimle ders araları bir araya gelir kampüsün kantini veya kafelerinde oturur vakit geçiririz. Bazen yanımıza arkadaşlarımız da katılır. Sevgilimin kendi bölümünden yakın erkek arkadaşaları da var. Bazen onları da yanında getirir. Ben rahat ve eğlenceye düşkün birisi olarak herkesle iyi anlaşırım genelde. Sevgilimin arkadaşlarıyla da keza çok iyi bir ilişkim var. Birisnin ismi Serdar, diğeri ise Tahir. Serdar 192 boyunda 85 kilo, Tahir ise 178 boyunda 77 kilo. İkisiyle de yakınım fakat bir süre sonra Tahir ile aramızda başka bir gerilim olduğunu sezdim. Tahir benim kombinlerime hep yorum yapar ve puan verirdi. Başlarda bir dalga muhabbetiyle başlamıştı bu ama sonra bir iletişim kimliği olmuştu aramızda. Öyle ki sırf Tahir için kombin yaptığım günler oluyor ara ara. Zaten Tahir genellikle o arkadaş grubunun daha pozitif, enerji dolu ve espritüel kişisi. Aslında bu sebeple de yıldızımızın barıştığını düşünüyorum çünkü aynı enerji frekansındayız.
Başlarda Fatih yokken arkadaşları yanıma gelmezdi ama süreç içerisinde samimileşince Fatih olmasa bile ama Serdar ama Tahir ben tek başıma kantindeylen ya da kız arkadaşlarımlayken görünce gelip oturmaya başladılar. Serdar genelde daha oturaklı bir tiptir ve arkadaş grubumdan Aslı’dan hoşlandığını düşünüyorum. Tahir ise her zaman benimle ilgileniyordu. Şakalarının arasına özel imalar, fiziksel temaslar karıştırmaya başladı samimileşme sürecinde. Ben de ona yapıyordum aslında. Tahir’e kıyafetler gösterip hangisini almam gerektiğiyle ilgili yorumlar isteyecek kadar samimiydik. Geçen yaz sevgilimle gittiğimiz tatilde giydiğim bikiniyi Tahir seçmişti. Ben artık anladım ki sevgilim Fatih yanımızda olmasa bile Tahir ile vakit geçirmek istiyordum.
Bir gün kantinde tek başıma oturup bilgisayarımdan sunu hazırlarken arkamdan bir el saçlarımı karıştırdı. Kaşlarımı çatarak dönüp baktığımda Tahir olduğunu gördüm. Masada yer açtım ve oturmasına müsaade ettim. “Korkuttun beni” dedikten sonra bu sefer daha nazik bir şekilde elini saçlarıma atıp elinin tersiyle gezdi bir süre. Sonra da “kusura bakma parlaklığına dayanamadım, bu kadar dikkat çekici olmamalısın” dedi. Gülerek karşılık verdim. Bir süre sohbet ettik. Ardından Fatih geldi. Tahir yanımdaydı o karşısına oturdu. Tahir ile diz dize yakın da oturuyorduk bayağı çünkü sunuma yardım ediyordu. Sanki sevgilim Fatih değil de Tahir’di. Fatih arkadaşlarından hiç şüphe etmezdi o yüzden kıskanmazdı. Ben birkaç defa farklı zamanda sorduğumda onlara çok güvendiğini bu yüzden asla kıskanmayacağını söylemişti ki öyleydi de. Tahir ise bu durumu kullanıyordu. Özellikle Fatih karşımıza oturduğu andan sonra bacaklarını dizine sürtmeye başladı. Altımda kalçalarımın 1 buçuk karış kadar altında biten iç şortsuz soluk siyah fırfırlı bir etek üstümde de ip askılı, arkadan bağlamalı, göğüslerimin yarısına kadar dekolte veren bir bluz vardı. Hareketlerini pek önemsemedim. Fatih ile konuşuyordum. Fakat bir süre sonra elini birden dizimin hizasından iç bacağıma attı. Direkt tenime temas ediyordu. Bu dokunuş beni çok heyecanlandırmıştı. Hafiften kızarmaya başladığımı hissettim ve Fatih görmeyecek şekilde masaya eğilip elimle yüzümü kapatıp Tahir’e bakarak “ne yapıyorsun?!” Şeklinde bir kai göz yaptım. Elini hiç çekme zahmetşnde bulunmadı. Sadece gülümsedi. O esnada Fatih de bana okul ile ilgili bir şeyler anlatıyordu ve onunla da ilgilenmek durumundaydım. Tahir çaresizliğimi fırsat bilip teması artırdı ve yukarıya, eteğimin bitimine kadar çıkardı elini. Ben her hareketinde daha da heyecanlanıyordum ve sanki içimi ateşler basıyordu.
Şimdi burada durup dizimle eteğimin arasını eliyle nazikçe dolaşmaya başladı. Sürekli hareket ediyordu ve arada nazik nazik okşuyordu bacağımı. Bacak aramın sıcakladığını, göğüs uçlarımın ise sertleşmeye başladığını hissettim. Temasları beni tahrik ediyordu. Bunu anlamış olacaktı çünkü nefes alışverişim düzensizleşmeye başladı. Ara ara bana laf atıp kendisine bakmamı sağlayarak tepkilerimi ölçüyordu. Ben ise göz teması kurmaktan kaçıyordum Tahir ile. Tahrik olduğumu anladığı anda aşağıdaki elimi kendi iç bacağına attı pantolonunun üstünden. Bunları yaparken de şaka gibi ama Fatih ile bayağı gülüşmeli sohbet ediyorlardı. Sevgilimin en yakın arkadaşının eli benim eteğimi aralamaya başlarken benim elim ise onun pantolonundaydı. Sevgilim ise dünyadan habersiz saf saf gülüyordu Tahir ile. O an sevgilime uzun uzun baktım. Ne kadar saf olduğunu düşündüm. Tahir ise daha cesur ve gözü pek olan erkek konumundaydı.
Şimdi beni buradan sonra yargılamayın arkadaşlar. Biraz kadın psikolojisinden anlayanınız varda bana hak verecektir zaten. Her kadın böyle bir durumda -üstelik tahrik edildiği, uyarıldığı bir senaryoda- ilkelleşerek daha güçlü erkeği arzular. Evet ben sevgilimi seviyorum hatta çok da seviyorum fakat bundan sonra yapacaklarımın sevgilime duyduğum sevgisizlik ya da sadakatsizlikle bir ilgisi yok. Saygı tarafını tabii ki tartışabilirsiniz lakin.
Neyse. Devam ediyorumm. İşte o anda her ikisi de gözümde canlandı ve Tahir’in o daha uyanık daha lider olma durumu bende ona karşı hayranlık duymama sebep oldu. Sevgilim Fatih ise gözüme, enayi, saf ve güçsüz görünüyordu. Bir süre kırmızı ojeli ellerimi Tahir’in iç bacağında gezdirdikten sonra yavaşça bacak arasına getirdim. Sertliğini hissettikten sonra gözlerine bakış attım. Bu hamlemden cesaret almış olacak ki o da eteğimin altına girerek parmaklarını zaten çokta nemlenmiş, ıslak küloduma getirdi. Ben istemeden inledim hafifçe o esnada. Sonra da ellerimle sertliğini sıktım pantolonunun üzerinden. Bacaklarının kıvranışını görmek iyi hissettirdi. Ben sıktıkça kasılıyor ve kıvranıyordu. Bunu da belli etmemeye çalışıyordu. Eğlenceliydi. Fakat sonra meydan okumayı kabul etmiş gibi aynısını bana yapmaya başladı ve külodumun üzerinden vajinamın dudaklarında parmaklarıyla daireler çizmeye başladı. Ben çıldıracak gibi oldum bu dokunuşlardan sonra. Tam kıvamdaydım. Tahir telefonunu eline aldı ve bir şeyler yazmaya başladı. Sonra da bir bahaneyle kalktı. Ben ne yaptığını anladım ve telefonuma baktım. 5- 10 dk sonra ben de arkadaşlarımı ve sunuyu bahane ederek kalktım. Beni kampüsün girişinde arabayla bekliyordu. Kapıyı açıp yan koltuğa oturdum. Muzır muzır bana gülümserken “nasıl da sütlaç gibi yaptım seni” dedi. Omzuna vurup “sen bir şeytansın ve şu anda sat.anist olabilirim” dedim. Bu cevabım onu resmen ayakta boşaltmış olacak ki derince bir yutkunup tüm kampüsün duyduğu bir patinajla arabayı kaldırdı. Yol boyu erkekliğini okşadım. Öğrenci evinde kalıyordu tek başına. Çok varlıklı bir öğrenci değildi 1+0 stüdyo bir öğrenci evinde kirada oturuyordu, ailesinin de şehir dışında rahat etsin diye aldığı eski bir arabası vardı.
Eve girip kapıyı kapattığımız anda dudaklarıma yapıştı. Beni kapı ile kendisi arasında sıkıştırdı. Ona karşılık verdim. Islak ve şehvet dolu bir şekilde öpüştük uzunca bir süre. O esnada hızla ipini çözerek üstümü çıkardı. Ardından da sütyenimi. Öpmeye ve ıslatmaya devam ediyordu. Bir elini çıplak göğüslerime atarak öyle bir sıktı ki onları resmen avucunda iri göğüslerim ufacık bir stres topuna döndü. Ve şimdi boynumu ve köprücüğümü dilliyor, öpücükler bırakıyordu. Sonra beni omuzlarımdsn bastırıp sertçe yere çömeltti. Azgınlıktan ölüyor olmalıydı. Hareketleri çok sert, çok eril ve yönlendiriciydi. Bu çok çok çok hoşuma gitmişti. Şimdi dizlerinin üstündeydim ve hızla pantolonunu indirdim. Boxerını da hızla düşürdükten sonra kafamın üstünden tuttu ve ben ağzımı açınca beklemeksizin erkekliğini ağzıma soktu. Ben ona sakso çekmiyordum o bana sakso çektiriyordu adeta. Hatta ağzımı beceriyordu demek daha doğru olur.
O sertçe ağzıma girip çıkarken başımı kapıya çarpıyordum ama sorun değildi. Ağzımdan köpükler çıkıyor ve çenemden aşağıya akıyordu. Sesler ise tek odalı evin her köşesinde yankılanıyordu. Ağzımı becerirken “daha sabah bu anın hayalini kurup 31 çekmiştim” diye inliyordu. Başı havadaydı ve resmen kendinden geçiyordu. Dakikalarca ağzımı becerdikten sonra beni kaldırdı. Kapının karşısındaki duvarda yer alan yatağa atıp önce eteğimi sonra da külodumu çıkardı. Ardından yüzüstü uzanıp delicesine amımı parmaklamaya ara ara da 2 parmak sokmaya başladı. Ben inlemekten çıldırıyordum. Sonra elini yukarı kaydırıp ağzını getirdi ve dillemeye başladı. Bu noktada iniltilerim nefessiz çıkıyordu sanki. Amım öylesine suluydu ki o dilledikçe sular yatağa savruluyordu. Ben artık çok hassaslaşmıştım ve “sik artık beni Tahir. Seni içimde istiyorum” diye kıvranmaya başladım. Hiç ikiletmedi ve sikini amıma hizalayıp “bir gün bunun için bana yalvaravağını biliyordum” diyip laps diye içime girdi. Köküne kadar tek hamlede soktu. Tahir boy olarak aralarında en kısasıydı ama siki Fatih’ten uzundu. Ayrıca da kalın. Fatih’inki 14 falan olmalıydı. Ama Tahir’in aleti 19 cm vardı. Kalın ve damarlıydı da. İşte bu alet tüm derinliklerimi, keşfedilmeyen noktalarımı fethediyordu.
Zevkten ölecektim sanki. Hayatım boyunca bu kadar uyarıldığım bir gün olmamıştı. Beni misyoner pozisyonunda 10 dk becerdikten sonra ben boşalmıştım 2.defa. Fakat o hala erekteydi ve beni domaltıp o şekilde devam etti. Bir yandan şaplaklar atıyor bembeyaz kalçalarımı kızartıyordu. Dakikalarca böyle de becerdikten sonra yeniden sırtüstü çevirip bacaklarımı iki yana bileklerimden ayırdı ve bir de böyle becermeye başladı. 3.cümü boşaldım ben… O ise hala tren gibiydi. En sonunda kendisi uzandı ve kucağına çıkmamı istedi. İkiletmedim. Önce uzun uzun dudaklarını öptüm sonra da tempoyu kesmeden atlarcadıns kucağına oturdum. Ve bir kanguru gibi zıplamaya başladım üstünde. Yatak yaylanıyor yaylandıkça daha yukarıya ivmelendiriyordu beni. Terden sırılsıklamdık her ikimiz de. Saçlarım bu zıplamaya rağmen dalgalanmıyordu. Çünkü terden sanki duş almışcasına ıslaktı ve tenime yapışıktı. Dakikalarca da ben zıpladıktan sonra inlemeye başladı. Ve beni iki koluyla kucağından attı. Ben sırt üstüyken karnıma oturup elleriyle sikini sıvazladı ve saniyeler sonra dolu dolu, bembeyaz, krema gibi göğüslerime, boynuma, dudaklarıma ve yüzüme boşaldı. Sanki bir waffle’e sos döküyormuşcasıns dolu ve kuvvetliydi bu boşalma. Sperm kalitesi ise çok iyi olmalıydı ki resmen krema gibi bir kıvamı vardı. Tabii ki parmaklarımla toparlayıp yuttum onları. Enfesti, yediğim en lezzetli şeydi
Sonra o da yanıma yıkıldı. Yorgunluktan bitap düşmüştü. Bir süre gülüşüp öpüştük. Sonra kahkaha attı ve “ben şimdi seni siktim mi gerçekten ya?” Dedi uzaklara dalıp. Ben daha da sıcak gülerek yanaklarından kavrayarak bana doğru baktırdım ve uzunca onu tekrar öpüp “evet. Hem de nasıl…” Dedim. Sonra “Fatih’in sevgilisinin amına koydum yani, öyle mi?” Dedi. Kahkaha attım. “Evet” dedim “içimden geçtin” sonra kalktım. Duşa girdim. Ben duşa girince arkamdan geldi ve bir tur da orada sikti beni. Çıkınca üstümüzü giyindik ve yeniden beni kampüse bıraktı. Nereye gittin diye merak ederseniz sevgilimin yanına gittim ve bu dudaklarla bir de onu öptüm
Umarım beni yargılamazsınız. Bu olay hayatımda yaşadığım en büyük heyecandı. Tahir ile artık daha samimiyiz. Sevgilim Fatih’i ise çok ama çok seviyorum. Tahir ile yeniden birleşmeyi dört gözle bekliyorummm… Öpüyorum sizleri baybayyy
119 total views, 10 today
